CORONAVİRÜSÜ HAKKINDA BASIN AÇIKLAMASI
Bir süredir Dünya genelinde ve son günlerde Ülkemizde de görülmeye başlayan CORONAVİRÜS (COVİD-19) vakaları kamuoyunun gündeminde yoğun olarak yer almaktadır.
Sağlık Bakanımız Sn. Fahrettin KOCA` nın 10.03.2020 tarihinde, Ülkemizdeki vakaların tespiti ile ilgili ilk açıklamasının ardından, günlük olarak yaptığı bilgilendirmeler tüm halkımız tarafından yakından takip edilmektedir.
Konu hakkında halkımızda oluşan tedirginlik, kamuoyundaki bilgi kirliliğiyle daha da artmaktadır.
Dünya Sağlık Örgütü(WHO) tarafından "PANDEMİ" olarak ilan edilen bu hastalıktan korunma yöntemleri başta olmak üzere, bulaşı kaynakları, gıda ile ilişkisi gibi sorular kamuoyunun gündeminde yoğun olarak yer almaktadır.
Geçtiğimiz günlerde Avrupa Gıda Güvenliği Otoritesi (EFSA), Amerika Gıda ve İlaç Otoritesi (FDA) ve Amerika Tarım Birimi (USDA) yeni Coronavirüs (Covid-19) salgını ile ilgili olarak, virüsün gıda yolu ile bulaştığına ilişkin bir kanıt olmadığını belirtmiştir. Bu açıklamadan anlaşılacağı üzere, virüsün ithal ya da yerli gıda kaynaklı olmadığıdır.
Ancak küresel tehdit oluşturan bu durumda, üretim ve servis noktalarında gıda güvenliğinin sağlanamadığı/kontrol altında tutulamadığı durumlar risk oluşturmaktadır. Özellikle gıda üretim ve servis personellerinin kişisel hijyeni, el hijyeni ve bilinçli eldiven kullanımı önem kazanmaktadır. Bu koşulların sağlanamadığı durumlarda, gıdaya insandan çapraz kontaminasyon yolu ile virüsün taşınması mümkündür. Ayrıca bir çok virüste olduğu gibi COVİD- 19` unda damlacık şeklinde yayıldığı bilgisi ışığında, yüzeylerde belirli bir süre tutunabilir ve aktivitesine devam edebilir olması, gıda işleme ekipmanları, depolama alanları, servis ekipmanları ve diğer yüzeylerden de taşınması ve bulaşmasının mümkün olduğunu bizlere göstermektedir.
Ancak yine belirtilen otorite kurumların açıklamalarına göre, söz konusu virüsün, sıcaklığa dirençli olmayışı, temel ve kişisel hijyen uygulamaları ile bulaşın engelleniyor olması riski azaltan faktörlerdendir.
Bu bilgiler doğrultusunda, hem halkımızın hem de gıda üreticilerinin gıda kaynaklı risklerin önlenmesi/azaltılması noktasında alacağı tedbirleri yeniden hatırlatmak isteriz.
Üretim ve tüketim aşamalarının tamamında kişisel hijyeni sağlamak, sadece üreticinin değil tüketicinin de sorumluluğunda olmalıdır. Özellikle el hijyenini sağlamak büyük önem kazanmaktadır. Doğru el yıkama ve dezenfeksiyonu, eldivenlerin bilinçli ve doğru kullanımı halk sağlığını korumak açısından önemlidir. Özellikle eldivenin bilinçsiz kullanımı, çapraz kontaminasyona sebebiyet vererek daha büyük risklere yol açmaktadır.
Gıda işletmelerinde ekipman ve yüzey dezenfeksiyonlarının, etkin ve doğru dezenfektan uygulamalarıyla sağlanmasına önem verilmelidir. Uygulamaların gündeme özel değil, sistematik olarak sürekli uygulanıyor olması, GMP "iyi hijyen uygulamaları" nın göstergesidir.
Isıl işlem uygulamaları ile virüsün ve diğer mikrobiyolojik kontaminasyonun önlenmesi yoluna gidilmeli, çiğ gıdalar yerine mümkün olduğunca pişmiş gıdaların tüketimi tercih edilmelidir.
Çiğ olarak tüketilen gıdaların (salata, meze, meyve vb.) etkin ön yıkama sonrası, uygun dezenfektanlarla dezenfeksiyonu sağlanmalıdır. Evsel tüketimde ise sirkeli yada limonlu su ile uygulama yapılmalıdır.
Üretim, satış ve servis alanlarında çiğ ve pişmiş/işlenmiş gıdaların ve ilgili ekipmanlarının ayrımlarının iyi yapılmış, temaslarının önlenmiş olması gerekmektedir.
Açıkta satılan, ambalajsız gıdaların tüketimi engellenmeli, uygun ambalajlı ve etiketli izlenebilir gıdalar tercih edilmelidir.
Ambalajlı olarak tedarik edilen gıdaların, depolama ve tüketim öncesi ambalajlarının yıkanması/dezenfekte edilmesi sağlanmalıdır.
Her aşamada gıdanın sıcak ve soğuk zincir şartlarının uygunluğu kontrol altında tutulmalıdır.
Restoran, lokanta, kafe gibi işletmelerin, gıda güvenliği prensiplerine uygun, HACCP kriterlerine göre üretim yapan, "Tarım ve Orman Bakanlığı"nın Kayıt ve Onay yönetmeliğine tabi, kayıtlı ve denetlenen işletmeler olmasına dikkat edilmelidir.
Üretim ve servis alanlarında, işe uygun özel kıyafetler giyilmeli, dışarıda giyilen kıyafetler kesinlikle kullanılmamalıdır.
Kullanılan kişisel eşyalardan (cep telefonu, kalem, anahtar, para vb.) yüksek oranda kontaminasyon riski olduğu gözetilerek, bu gibi eşyalarla temasta el dezenfeksiyonuna dikkat edilmelidir. Üretim ve servis esnasında bu tür materyalin kullanılmamasına dikkat edilmelidir.
Gıda sektörünün tüm aşamalarında çalışan personellerin, özellikle bu süreçte sağlıklı olduğunun kontrol edilmesi, yüksek ateş, üst solunum yolu enfeksiyonu şüphesi olan personellerin çalıştırılmaması, bu durumda ilgili sağlık kuruluşlarına yönlendirilmesi hassasiyet oluşturmaktadır.
İlgili otoritelerin ve sağlık kuruluşlarının yaptığı açıklamalar doğrultusunda, özellikle risk grubu bireylerin (60 yaş ve üzeri, belirli hastalıkları taşıyan, bağışıklığı düşük, sigara kullanan, hamile, emziren vb.) tedbirler konusunda daha hassas davranması, risk oluşturan ortamlardan uzak durması, kişisel hijyen kurallarını uygulaması, bağışıklığını güçlendirecek şekilde beslenmesi, bol su ve sıvı gıdalar tüketmesi genel önlemler kapsamında tavsiye edilmektedir.
Sonuç olarak; Gıdanın toplum sağlığını etkileyen en önemli hususlardan biri olduğunu, gıda güvenliği uygulamalarının günlük değil sürekli olarak uygulanmasını, gıdanın güvencesi olan Gıda Mühendislerinin aktif ve yetkin olarak işletmelerde görev alması gerekliliğini tekrar hatırlatırken, gelişen tüketici bilincinin de merdiven altı üretimin önüne geçilmesi noktasında büyük önem arz ettiğini belirtmek isteriz.
Basın ve Kamuoyuna saygı ile duyururuz.
Gıda Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi Adına
Yönetim Kurulu Başkanı
İsa TAHTA
Kaynaklar
Avrupa Gıda Güvenliği Otoritesi (EFSA)
Amerika Gıda ve İlaç Otoritesi (FDA)
Amerika Tarım Birimi (USDA)
Dünya Sağlık Örgütü (WHO)
Türk Gıda Kodeksi