19 OCAK EYLEMİNİN ARDINDAN TEMSİLİ BİR HEYETLE GIDA TARIM VE HAYVANCILIK BAKANLIĞI’NI ZİYARET ETTİK
19 Ocak 2013 tarihinde Ankara‘da ülkenin dört bir yanından Ankara‘ya gelen yaklaşık 500 meslektaşımızla birlikte gerçekleştirdiğimiz "Gıda Güvenliğinin Sağlanmasında Gıda Mühendislerinin Rolü" başlıklı kitlesel basın açıklamamız sonrasında sorun alanlarını görüşmek üzere 21.01.2013 tarihinde Odamız birimlerinden, öğrenci temsilciliklerimizden ve akademisyenlerden oluşan bir heyetle Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı‘na gittik. Genel Merkez Yönetim Kurulu Başkanımız Petek ATAMAN, Genel Merkez Yönetim Kurulu Yazman Üyemiz Fatmagül TUNCER, İzmir Şube Yönetim Kurulu Başkanımız Hülya YILMAZ, Bursa Şube Yönetim Kurulu Üyemiz Adem ZANBAK, Öğrenci Temsilcimiz Erkut TİRYAKİOĞLU, Ankara Üniversitesi Gıda Mühendisliği Bölüm Başkanı Prof.Dr.Aziz EKŞİ ve Hacettepe Üniversitesi Gıda Mühendisliği Bölüm Başkanı Prof.Dr.Halil VURAL‘ın yer aldığı heyeti, Bakan‘lık Müsteşar Yardımcısı Dr. Nihat PAKDİL, Personel Genel Müdürü Nizamettin EKİNCİ ve Gıda ve Kontrol Genel Müdürü Prof. Dr. İrfan EROL kabul etti. Gıda güvenliğinin sağlanması için denetimlerde daha fazla Gıda Mühendisi istihdamı gerektiği, TAR-GEL personelinin gıda denetçisi olarak görev yapmasının hukuki olmaması nedeniyle durdurulması gerektiği, Gıda Danışmanlığı sisteminin somutlaşması yönünde adım atmakta geç kalındığı ve özellikle istihdam konusunda artık farklı algıların oluştuğu aktarıldı. Bakanlık kadrolarındaki dengesizliğin gıda güvenliğine bakışa yansıdığı, Kanun‘un 2 No‘lu ekine uymayan meslek gruplarının fiili durum yaratılarak kurslara alındığı ve bu kişilere "kontrol görevlisi" unvanı verildiği, bunun kabul edilemez olduğu ifade edilerek sorunların çözümüne yönelik atılan adımları hassasiyetle takipte kararlı olduğumuz vurgulandı. Bunun yanında Üniversitelerdeki Gıda mühendisliği bölümlerinin sayısının, kontenjanlarının ve ikinci öğretim programlarının her geçen gün arttırılmasının, bugüne kadar gözetilmiş olan eğitim kalitesinde sorunlara neden olacağı da ifade edildi.
Bilgi kirliliği sorunu, uzman olmadıkları konularda beyanat vererek tüketicileri yanıltan kişilere karşı her kesimin kendi yetki ve sorumluluğu çerçevesinde karşı durması gerektiği ancak en önemlisinin EFSA benzeri bağımsız bir kurulun oluşmasının sağlanması olduğu; en azından ilk aşamada risk iletişimini böyle bir kurulun yapmasının hedeflenmesi gerektiği aktarıldı.
Bakanlık yetkilileri var olan ihtiyacın farkında olduklarını, oluşan yanlış algının TAR GEL personelinden kaynaklandığını, ancak artık bu projeye dair alımların bittiğini vurgulayarak, bundan sonra Bakanlık kadroları için alım yapılacağını burada gıda mühendislerine özel önem verileceğini; kadro sayılarını ilk etapta kendilerinin belirlediklerini fakat Maliye Bakanlığı‘nca onay verilen sayıda kadro için alım yapabildiklerini ifade ettiler. Ayrıca, Gıda Danışmanlığı projesinin çalışılmakta olduğunu, bunu bir zamanlama meselesi olduğunu, kayıt dışını önlemek için kayıt/onay prosedüründe kimi değişikliklere gidildiğini ve hala çalışılmakta olduğunu, TAR GEL personelinin bir tek istisna il dışında resmi kontrollere yönlendirilmediğini, varsa somut bilgilerin kendileri ile paylaşılması gerektiğini ifade ettiler.