EGEÇEP 4 BİLEŞENLER KURULTAYI TAMAMLANDI
EGEÇEP 4. Bileşenler Kurultayı geçtiğimiz hafta sonu gerçekleştirildi. İki gün süren "Tabiat ve Biyoçeşitliliği Koruma Siyaseti" ana temalı kurultay, Tepekule Kongre ve Sergi Merkezi‘nde yapıldı. Kurultayın ilk gününe platform bileşenlerinin yanı sıra CHP Milletvekilleri Güldal Mumcu, Kemal Anadol ve Abdürrezzak Erten, Bornova Belediye Başkanı Kamil Okyay Sındır ve Güzelbahçe Belediye Başkanı Mustama İnce de katıldı.
EGEÇEP Dönem Sözcüsü Muammer Sakaryalı tarafından yapılan açılış konuşmasının ardından gösterilen Hayat Televizyonu Çepeçevre Yaşam Programı seçkisi ilgi ile izlendi. Daha sonra kürsüye gelen Gazeteci Aydın Engin‘in Bergama altın madeni süreci ile ilgili tanıklıklarını paylaştı.
Engin‘in konuşmasının ardından EGEÇEP Yaşam Savunusu Ödülleri sahiplerine verildi. Bu yılki ödülleri Evrensel Gazetesi Muhabiri Özer Akdemir, Cumhuriyet Gazetesi Muhabiri Ozan Yayman ve DHA‘dan Turan Gültekin‘e verildi.
Kurultayın birinci gününün öğleden sonraki bölümlerinde ise platform bileşenleri kendi bölgelerinde yaptıkları çalışmalara ve mevcut duruma dair sunumlar yaptılar. Platform bileşenlerinden Bergama Çevre Platformu Sözcüsü Erol Engel, Koza Altın Şirketi‘nin "ilçeye iki fakülte kuracağım" diyerek Bergama‘ya rüşvet teklif ettiğini ama ilçenin bu rüşveti kabul etmediğini söyledi. Kozak Çevre Derneği Başkanı Mehmet Akın ise altıncı şirketin, hiç alakasız ticari işlere el atarak, Kozaklıları kendisine ekonomik olarak bağımlı kılmaya çalıştığına vurgu yaptı. Aliağa Nemrut bölgesindeki kirliliğin geldiği boyuta da dikkat çekilen konuşmalarda, Allianoi Antik kentinin de her geçen dakika biraz daha Yortanlı Barajı suları altında kaldığı dile getirildi.
Kurultayın ikinci gününde ise "Tabiat ve Biyoçeşitlilik Yasası Siyaseti" başlıklı panel düzenlendi. Kolaylaştırıcılığını EGEÇEP Dönem sözcüsü Muammer Sakaryalı‘nın yaptığı panelde ilk olarak söz alan İzmir Barosu Çevre komisyonu üyesi Av. Ayşegül Altınbaş, çevreye yönelik çok pervasız saldırıların yaşandığını ve yangından mal kaçırırcasına yasalar çıkarıldığını söyledi. Tabiatı ve Biyoçeşitliliği Koruma Yasası‘na bir hukukçu olarak baktığında kendisinde "dalga geçiliyor" hissi uyandığını belirten Altınbaş, "Gelinen nokta şu: hukuka düşmeden bu işleri bitirmek gerekiyor. Sadece hukuku savunarak bu işler engellenemiyor. Yasa‘da STK‘lara sus payı bile düşünülmüş. Böyle bir yasa yapma tekniği ne zaman gelişti aklım ermiyor" diye konuştu. Panelin ikinci konuşmacısı olan Derelerin Kardeşliği Platformu‘ndan Yaşar Aydın, HES‘lere karşı 44 vadide mücadele ettiklerini belirterek, kendilerinin yasaları değil, bu işin siyasetini konuşmak istediklerin söyledi. Aydın, "Biz yasalarla irtibatımızı Sanko Holding‘in HES‘ini Başbakan‘ın açması ile kestik. Açtığımız 86 davadan biten 45‘i lehimize sonuçlandı. Ama tüm HES inşaatları devam ediyor. Biz, orada yaşayan köylüleriz. Orada doğduk, o derelerin sesini dinleyerek ölmek istiyoruz " diye konuştu.
Son olarak konuşan Prof. Dr. Beyza Üstün ise ülkenin önüne değişim değeri üzerine yapılan politikaların konduğunu vurgulayarak, "Bu döngüye girersek birbirimize gireriz. Sürdürülebilir kalkınma adı altında toplum, doğa, emek eşdeğer kılındı. Bunun yankılarını biz bugün yaşam mücadelesi olarak veriyoruz" şeklinde konuştu. Mücadelenin ülke genelinde, hatta dünyada bir bütünsellik içerisinde düşünülmesi gerektiğine işaret eden Üstün, "HES‘in benim vadime yapılması demekle, şirketin o vadiye HES kurmak istemesi eşdeğerdir. Bu bir hak mücadelesidir ve anti-kapitalisttir. Emeğin sömürüsü de doğanın sömürüsü de aynıdır" dedi.
Kurultayın öğleden sonraki bölümünde gerçekleştirilen forumda da çevre direnişlerinin birliğine yönelik görüş ve arayışların öne çıktığı görüldü, bileşenlerin öneri ve görüşleri tartışıldı. Kurultay, EGEÇEP‘in yeni dönemdeki yürütme kurulunun seçilmesi ile sona erdi. Buna yeni dönem yürütme kurulu şu isimlerden oluştu:
Burçak Karaman Uysal, Ertuğrul Barka, Hülya Yılmaz, Av. Berrin Esin Kaya, Özer Akdemir, Mehmet Şahin, Bahadır Doğutürk, Hayri Bökü, Tekin Karadağ, Av. Hande Atay, Recep Erkol.