GENEL ÜYE TOPLANTISIÖNE ÇIKAN AYRINTILAR
10.07.2010 tarihinde, meslektaşlarımız ve Hukuk Danışmanımız Av. Zehra MUDUN ‘un da katılımıyla, ZMO Mehmet Yüceler Toplantı Salonu‘nda ‘Genel Üye Toplantısı‘ gerçekleştirildi. 13 Haziran 2010 tarihinde Resmi Gazete‘de yayımlanarak yasalaşan "Veteriner Hizmetleri, Bitki Sağlığı, Gıda ve Yem Kanunu"nun gıda güvenliği ve mesleğimizle ilgili olası etkilerinin konuşulduğu toplantıda; hukuk danışmanımız tarafından, sorumlu yönetici olarak çalışmakta olan meslektaşlarımızın karşılaşabileceği hukuksal sorunlarla ilgili açıklamalar yapıldı.
Oda Hukuk Danışmanı, Yönetim Kurulu Üyeleri ve toplantı katılımcılarının karşılıklı fikir alışverişinde bulunduğu toplantıda, görüşülen konular ve varılan sonuçlar aşağıda sıralandığı şekildedir;
SORUMLU YÖNETİCİLİK İLE İLGİLİ AÇIKLAMALAR
1) Sorumlu Yöneticilik Sözleşmeleri 1 yıl süreli yapıldığı için, daha önce işten çıkarma söz konusu olursa sözleşme hakları sonuna kadar kullanılabilir.
2) Her ne olursa olsun sorumlu yöneticilik yapan meslektaşlarımız açığa imza atmamalıdır.
3) Çalışırken üstü işveren tarafından doldurulmuş olan belgeler imzalanırsa "iş kanunundan ve sözleşmeden kaynaklanan haklarım saklı kalmak kaydıyla "veya İşten ayrılma sırasında genel bir ibraname dahi imzalanırsa, mutlaka, "iş kanunundan ve sözleşmeden kaynaklanan haklarım saklı kalmak kaydıyla ücretime / ücret ve tazminatıma veya tazminatıma mahsuben .......... TL aldım" ibaresi eklenmelidir. Ücret alacağı söz konusu ise, öncelikli olarak ücret alacağıma mahsuben yazılmalıdır. (sözleşmeden kaynaklanan bir alacak söz konusu olabilir, mutlaka alınan miktar belirtilmelidir)
4) Sorumlu Yönetici meslektaşlarımızın üzerine zimmetli mal varsa, mutlaka imza karşılığı teslim edilmelidir. Eğer İşveren teslim almıyorsa, ihtarname gönderilmelidir.
5) İşe iade davası açılabilir fakat işe iade davalarının şartları vardır;
a) İşyerinin 30 kişinin üzerinde çalışanı olmalı, kişi orada en az 6 aydır çalışılıyor olmalı,
b) Belirsiz süreli bir sözleşme olmalıdır. Belirli süreli iş sözleşmesinin belirsiz süreli iş sözleşmesine dönüşmesi için en az iki yıl üst üste yenilenmiş olması veya kişinin aynı sözleşmeye dayanarak 2 yıldan fazla çalışmış olması gerekmektedir. (Örneğin; 1 yıl süreli sözleşme yapıp daha sonra bu sözleşmeyi yenilemeden aynı işletmede 3 yıl çalışan veya üst üste iki yıl sözleşmesini yenileyerek aynı işletmede devam eden bir kişinin belirli süreli iş sözleşmesi, belirsiz süreli iş sözleşmesine dönüşür) Bu noktada; sözleşmelerde yer alan "Bu Sözleşme; süre bitiminde, tarafların aksine bir başvurusu olmadığı sürece devam edecektir." İfadesinin de belirsiz süreli sayılması için en az üst üste iki yıl yenilenmiş olması zorunluluğu vardır.
c) İşe iade davaları özellikleri itibariyle çabuk bitmesi gereken davalar olduğu halde uygulamada öyle olmamaktadır. Yargıtay aşaması ile birlikte 1 yıl veya daha da uzun sürebilmektedir.
d) İşe iade davalarının bir dezavantajı bulunmaktadır; dava açan kişinin haksız bulunması halinde kıdem tazminatı hakkının da kaybedilmesi söz konusudur.
6) Tüm iş davalarında bordro tanığı çok önemlidir. Bordro tanıkları Hâkimler tarafından diğer tanıklardan daha fazla dikkate alınmaktadır.
7) Primlerin sözleşmedeki miktar üzerinden yatırılmamış olması halinde, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı‘na şikâyette bulunulabilir.
8) İşten ayrıldıktan sonra sözleşmeden kaynaklanan ücret alacakları için geriye dönük talepte bulunulabilir. Bir işyerinde uzun süre çalışmış, o süre içinde ücretin eksik ödendiği konusunda hiçbir itirazda bulunmamış ve işinden ayrılmış olan kişilerin talepleri üzerine, geriye dönük hesaplamaları yapılırken, bilirkişiler tarafından tamamen haklı bulunmayabilirler, fakat yine de genel olarak istenenin altında olmakla beraber, asgarinin üzerinde bir değerlendirme yapılmaktadır.
9) İşveren ile yapılan sözleşmelerin 5179‘ye atıf yapılarak mı, yoksa iş kanununa uygun olarak mı düzenlendiği fesih işlemleri yapılırken önemlidir. Sözleşme fesihlerinin 5179 üzerinden mi, yoksa iş kanununa göre mi yapıldığını değerlendirmek gerekmektedir.
10) 13 Aralık 2010 tarihinden sonra "Veteriner Hizmetleri, Bitki Sağlığı, Gıda ve Yem Kanunu"nun tamamen yürürlüğe girmesiyle birlikte, bir Sorumlu Yönetici, şartları sağlayan sadece bir işletmede görev alacaktır. Sorumlu yöneticilik yapacak kişilerin birden fazla sözleşme ile farklı illerde, farklı işyerlerinde çalışmaları ihtimal dâhilindedir. Böyle durumların önüne geçmek için önlem alınması, çözüm getirilmesi ve belki de Oda tarafından bir denetim mekanizması geliştirilmesi gerekmektedir.
DİĞER KONULAR İLE İLGİLİ AÇIKLAMALAR
1) "Veteriner Hizmetleri, Bitki Sağlığı, Gıda ve Yem Kanunu"nun sorun alanları ile ilgili olarak iptali dışında kesin bir çözüm yolu bulunmamaktadır.
2) Gıda denetimi; halk sağlığı ve kamu düzenini ilgilendirmesi nedeniyle devletin asli ve sürekli görevleri arasında olması gereken bir hizmeti içermektedir. Gıda Mevzuatında, gıda denetiminin devletin asli ve sürekli görevleri arasında olduğuna dair bir madde varsa bu maddeye dayanılabilir. Her halükarda gıda denetiminin devri ( özelleştirmesi ) nedeniyle dava açılabilir.
3) İstihdam maddesine yönelik yeni bir tip sözleşme hazırlayıp web ‘e koymak gerekmektedir. Bunun için çalışmalara başlanmalıdır.