TMMOB
Gıda Mühendisleri Odası

GIDA MADDELERİ FİYATINDAKİ ARTIŞ ENDİŞE VERİCİ BOYUTTA

MERKEZ
Yayına Giriş: 17.04.2008 Son Güncelleme: 17.04.2008

17.04.2008

BASININ VE KAMUOYUNUN DİKKATİNE!

GIDA MADDELERİ FİYATINDAKİ ARTIŞ ENDİŞE VERİCİ BOYUTTA!

Son günlerde yaşanmakta olan küresel ekonomik bunalımın, özellikle az gelişmiş ve bizim gibi gelişmekte olan ülkelerde yoğun ekonomik ve sosyal kırılmalara neden olacağı kaçınılmaz görülmektedir.

Özellikle küresel ısınma sonucu tarım topraklarının kuraklaşması, buna koşut olarak su kaynaklarının nüfus artışına oranla gittikçe azalması, tarımsal ve hayvansal hammadde fiyatlarını artıran etkenlerden biri, belki de en önemlisi.

Ayrıca, fosil yakıtlara ilişkin rezervlerin azalması ve özellikle petrol fiyatlarının son yıllarda görülmemiş boyutta artışı nedeniyle, kimi ülkelerin alternatif enerji kaynağı olarak tarımsal ürünlere dayalı biyoyakıt üretimini artırmaları, bir başka önemli etken. Biyoyakıt üretiminde en önemli girdiler buğday, mısır, soya fasulyesi, şeker pancarı vb. gibi girdilerdir. Bu ürünlerin yaklaşık 1/5 i biyoyakıt üretimine ayrılmaktadır. Bu nedenle, bu tür gıdaların piyasaya arzında daralma yaşanırken, dünya fiyatlarında % 100 ü aşan artışlar yaşanmaktadır. Yaşanan sorunlar yem fiyatlarını da doğrudan etkilemekte, bu durum et ve süt fiyatlarını tetiklemektedir. Gıda sanayinin en önemli girdisi olan tarımsal ve hayvansal hammaddeler, mamül gıda maddesi fiyatlarına katlanarak yansımaktadır.

Çin, Hindistan gibi ülkelerin çok yoğun nüfusa sahip olmaları ve ekonomik gelişmelerine bağlı olarak değişmekte olan tüketim alışkanlıkları nedeniyle, tüm sanayi hammaddelerinde olduğu gibi, gıda hammaddelerine olan gereksinimleri de artmaktadır. Tarım alanları sınırlı kalırken, dahası, küresel ısınma, kuraklık vb. nedenlerle toprak azalırken, nüfus artışı, süreci tetikleyen etkenlerin başında gelmektedir.

Amerika Birleşik Devletlerinde Mortgage sorunu ile başlayan ekonomik kriz, dalga dalga dünya ülkelerine yayılırken, ekonomisi dışa bağımlı Türkiye‘de sorun daha ağır koşullarda yaşanmaktadır.

Tarım politikalarına ilişkin yaptırımlarını Dünya Bankası, Dünya Ticaret Örgütü, Uluslararası Para Fonu vb. örgütleri aracılığıyla dayatan küresel sermayenin bu anlayışı, diğer ülkelere yönelik sömürgeci yaklaşımının nedeni olarak algılanmalıdır.  Yıllardır geri bıraktırılmış ve kaynakları yağmalanmış bir çok ülkede günde10 binlerce insan açlık nedeniyle ölürken, Gıda güvencesinin yokluğu ve açlık sanki bugün ortaya çıkmış gibi yayınlar yapılarak halk paniğe sürüklenmekte ve piyasayı elinde tutan egemen ülke ve spekülatörlerin ekmeğine yağ sürülmektedir. Küresel egemenlerin dünya yüzeyinde yaptığı savaşlara, dolayısıyla enerji ve silah sanayine aktardığı bir yıllık giderle, açlık yaşayan insanlar yıllarca doyurulabilecektir. Bu tür yanlış haber ve yönlendirmelerle tüketiciler adeta sıtmaya razı edilmekte, zamlı fiyatlarla tüketime alıştırılmak istenmektedir. Geldiğimiz noktada asıl sorun, küresel sermayenin açmazlarıdır.

Tüketiciler bu tür hedef şaşırtan haberlere karşı uyanık olmalı, bu sürecte hükümet gerekli önlemleri zaman geçirmeden almalı, krizden yararlanmak isteyenlere fırsat vermemeli, TMO gibi kuruluşları etkin ve verimli kullanmalıdır.

Kamuoyuna ve basına saygı ile duyurulur.

  

                                                                                                               TMMOB

                                                                                              GIDA MÜHENDİSLERİ ODASI

 

Okunma Sayısı: 1075