TMMOB
Gıda Mühendisleri Odası

KAÇAK ALKOL BASIN AÇIKLAMASI

İZMİR
Yayına Giriş: 13.10.2020 Son Güncelleme: 13.10.2020

    Tamamen adli bir vaka ve kayıt dışı ekonominin bir ürünü olan merdiven altı üretimin halk sağlığını nasıl tehdit ettiğinin en çarpıcı örneği ile karşı karşıyayız. İçilebilir nitelikte alkol olmasının çok ötesinde sanayi tipi alkollerden veya hiç olmayacak bir şekilde insan sağlığı için son derece zararlı olan metil alkol türü çok daha ucuz alkol kullanılarak yapılan bu kaçak üretimlerin insan hayatını nasıl sonlandırdığına bir kez daha tanık olduk.

   Gıda insan sağlığı ile doğrudan ilgili, ihmal edilemeyecek ve ertelenemeyecek bir konudur. Mevzuat hazırlamak, kurallar koymak, bu kuralların uygulaması takip edildiği ve yeterince denetim yapıldığı sürece son derece önemlidir. Bu denetimler yeterince yapılamazken, bir de alkollü içkilerde çok yüksek oranlarda vergi uygulanması kayıt dışını ve sahteciliği körüklemekte, tüketicileri riske atmaktadır. 

    Bütçe açıklarını kapatmak için, alkollü içkilere yapılan yüksek zamların ve vergilerin sahtecilik ve kaçakçılığı tetiklediği açıktır. Rakı dışındaki diğer distile alkollü içkilerde de sahteciliğin olmadığını söylemek olası değildir. Bugün rakıda ve votkada yaşanan sorun, yarın diğer distile içkilerde de görülebilir. Bu bağlamda, alkollü içkilerdeki yüksek vergi baskısının, sahtecilik cazibesini düşürecek oranlara çekilmesi, tüketicinin uygun fiyatlarla alkollü içkilere ulaşmasını sağlayıcı bir fiyat düzeyinin belirlenmesi gerekmektedir.

     En basit tedbirlerle alkol ve gıda zehirlenmesi gibi vakalarla insanlarımızı yitirmek çağdaş, demokratik bir hukuk devletine yakışmamaktadır. Halk sağlığı ve gıda güvenliği denetimsizliği ile yüksek ÖTV`nin bir sonucu olan kaçak alkolden ölmek, insanın kaderi olmamalıdır.

     Devletin denetlemeden sorumlu kamu kurum ve kuruluşları ile etkin bir denetim mekanizması kurması, merdiven altı kayıt dışı üretimlere yönelik çok boyutlu bir çalışma başlatması, halk sağlığının ve gıda güvenliğinin sağlanabilmesi için yerel yönetimler dahil olmak üzere konuyla ilgili bizler gibi Anayasa`da tanımlanmış kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları ve demokratik kitle örgütleriyle birlikte çalışmalar yapılmalıdır.

    Tüketicilerimiz bilmelidirler ki, ürünün dış görünüşünden sahte olup olmadığını anlamak mümkün değildir. Dökme içki tüketmemek veya tükettikleri noktalarda orijinal ambalajı görmeyi talep etmek yetersiz de olsa bir önlem olarak görülmelidir. Alışveriş sırasında kapak, etiket, barkod ve seri numarası kontrollerini yapmaları ve olabildiğince güvenilir buldukları yerlerden içki satın almaları önemlidir. Akıllı telefonlarda kullanılabilen GİB BÜİS uygulaması ile ürünlerin bandrolünde bulunan QR kodu okutup orijinalliğinin kontrolünü sağlayabilirler. Şüpheli gördükleri durumları yetkililere bildirmekten kaçınmamalıdırlar. Genel bir ilke olarak, piyasadaki eşdeğerlerinden çok daha ucuz olan gıda maddelerinde sahtecilik ve aldatma riski yüksektir. 

    Metil alkol endüstriyel kullanımı olan bir üründür. Gıda maddelerinin üretiminde girdi olarak kullanılması kesinlikle yasaktır ve kullanılamaz. Türk Gıda Kodeksi‘ne göre rakıda bulunmasına izin verilen metil alkol miktarı en fazla 150 gr/hektolitredir. Bu miktardan daha yüksek oranlarda metil alkol içeren ürünler insan sağlığı açısından riskli olarak değerlendirilir. Mevzuatta izin verilen dozların üzerinde tüketildiğinde zehirlenmelere neden olur. Zehirlenme belirtileri 12-24 saate kadar görülmeyebilir. Metil alkolün bir diğer özelliği zehirleme dozunun değişkenlik gösterebilmesidir. Zehirlenme mide bulantısı, karın ağrısı, baş dönmesi, güçsüzlük gibi belirtilerle başlar ve merkezi sinir sisteminde çökme, körlük, koma ve ölüm, bu olumsuz tablonun ciddi sonuçları olarak ortaya çıkar.

 

 

TMMOB Gıda Mühendisleri Odası

İzmir Şube Yönetim Kurulu


Okunma Sayısı: 318