TMMOB
Gıda Mühendisleri Odası

KASIM 2023: AMBALAJ

KASIM 2023: AMBALAJ
İZMİR
Yayına Giriş: 12.12.2023 Son Güncelleme: 12.12.2023

Gıda maddelerinin içine konularak tüketildiği, gıdaları dış etkenlere karşı koruyarak; taşınmasını veya depolanmasını sağlayan tüm malzemeler gıda ambalajı olarak adlandırılmaktadır. Temel olarak ambalajlar; birincil ambalaj yani doğrudan gıda ile temas eden ambalaj ve ikincil-üçüncül ambalajlar yani taşıma, depolama işlemlerinde kullanılan ambalajlar olarak isimlendirilirler. Birincil ambalaj olarak adlandırılan gıda ile doğrudan temas halindeki ambalajlar gıda ile temasa uygun yapıda olan cam, metal, kâğıt, plastik veya bunların kombinasyonlarını içeren maddelerdir. 

Kâğıt şekillendirilebilen en eski ambalaj malzemesidir. Kâğıdın ambalaj olarak ilk kullanımının,  MÖ birinci veya ikinci yüzyılda gıda sarmak için kullanılan işlenmiş dut kabuğu yaprakları olarak Çin’de başladığı bilinmektedir. 20'nci yüzyıl ise kâğıt ve karton için en parlak dönem olmuştur.

Kâğıt, değirmen olarak adlandırılan fabrikalarda, ormanlardan kesilen ağaçların bir takım kimyasal veya organik katkı maddeleri ile hamur haline getirilmesi, bu hamurun homojen bir yapıda çok ince açılması, akabinde çeşitli dolgu maddeleri ve geçirgenlik önleyici maddeler ile katmanlanarak bir yapı oluşturulması ile meydana gelir. 

Gıda ile temas edecek kâğıt yüzeyine bir kaplama yapılmaktadır. Bu kaplama kâğıdın gıda ile temas edecek yüzeyinin bir polimerik yapı ile sıvanması ile gerçekleştirilir. Buradaki amaç kâğıttan gıdaya madde geçirgenliğin engellenmesidir. 

En çok tercih edilen kaplama malzemeleri polietilen (PE), Polietilen Teraftalat (PET), veya organik bariyerlerdir. Polietilen (PE) genellikle kâğıt bardak kâğıtlarının iç yüzeyinde kullanılır ve kısa süreli sıcak temasa uygundur. PET ile kaplanmış kâğıt  genellikle sufle kabı gibi yüksek ısıl işlem görecek ürünlerin iç yüzeyinde kullanılır. Organik bariyer ise daha çok kısa süreli sıcak temasa uygun bir kaplamadır ve kâğıt tabak yüzeylerine uygulanır. 

Yağlı kâğıt olarak tabir edilen pişirme kâğıtlarında ise mumsu veya silikonize bir tabaka ile kaplama yapılır ve bu kaplama da yüksek sıcaklık uygulamalarına dayanıklı bir yapıdadır. Ancak kâğıt ambalaj sektörü yavaş yavaş plastik kaplamalardan organik bariyer kaplamalara doğru evirilmektedir. Böylece kullanılan malzemedeki plastik içeriği azaltılmakta veya sıfırlanmaktadır. Ayrıca bariyer üreticileri de daha uzun süre dayanım sağlayacak bariyer formülasyonları üretmektedir. Böylece bardak kâğıtlarında bile kullanılabilecek hale getirilmektedir.

Tedarik edilen kâğıt için işletmelerde baskı-kesim-şekilleme ve paketleme süreçleri yönetilmektedir. 

Öne çıkan 2 tip baskı işlemi bulunur; Ofset baskı ve Flekso baskı. İkisi için de proses genel olarak aynı ilerler.

Kâğıdın henüz tedarik edilmeden önce gıdaya uygunluk deklarasyonları ve test raporları ile uygunluğu doğrulanmalıdır. Tedarik aşamasında ise kâğıdın önceden belirlenmiş ve tedarikçi ile mutabık kalınmış olan spesifikasyonlara uygun olarak gelip gelmediğinin kontrolü yapılır. Bu spesifikasyonlarda kâğıdın gramajı, kalınlığı, su yönü, yapışabilme yeteneği gibi fiziksel özellikleri kontrol edilir. Ayrıca teslim alınırken bobinlerin sağlamlığı, nemi, bobin taşıyan aracın fiziksel uygunluğu gibi parametrelere dikkat edilir ve uygun olmadığı tespit edilen kâğıt onaylanmadan iade edilir.

Sonraki kontroller proses kontrolleri olarak adlandırılır ve baskı kontrolü, kesim kontrolü ve şekilleme kontrolü olarak tanımlanabilir. Baskı aşamasında renk kontrolü, baskının uygunluğu, baskı kayması, mürekkebin kurutma sıcaklık uygunluğunun kontrolü yapılır. Kesim aşamasında kesim paylarının taşırmaları, çapak ve yırtık kontrolü yapılır. Şekilleme aşamasında ise yine genel baskı görünümü, yırtık, çapak, şekillemedeki spesifik özelliklerin uygun olup olmadığı kontrol edilir. Bardak için ayrıca sızdırma testi dediğimiz belirli periyotlarda kullanılan kâğıdın yapısına göre değişiklik gösteren sıvılar ile amaçlanan süre içinde sızdırma olup olmadığı kontrol edilir. Müşteriye gitmeden önceki son adım olan paketleme adımında müşteriye ait özel paketleme detayları kontrol edilir. 

Tüm gıda ile temas eden ambalaj malzemeleri TGK Gıda İle Temas Eden Madde Ve Malzemeler Yönetmeliği’nde belirtilen kurallara uymak zorundadır. İlgili yönetmeliğin 13. Maddesinde bu ambalajın etiketlenmesi ile ilgili kurallar da yazılmıştır. Buna göre; ambalaj malzemesi yönetmeliğin Ek-2 kısmında bulunan “Gıda ile Temas” sembolünü içermelidir. Ayrıca ambalaj üzerinde İşletme Kayıt Numarası, Parti Numarası, ihtiyaç durumunda kullanıcı açıklamaları ve aktif madde içeriği yazılmalıdır. Bu çeşit ambalaj kullanan firmalar ürünlerinin yine yönetmeliğin eklerinde belirtilen kimyasal parametre limitlerine uygunluğunu laboratuvar testleri ile doğrulamalıdır.

İçeriğinde plastik bulunan birincil ambalaj maddeleri (ör. plastik poşetler, streç film, yüzeyi plastik kaplı kâğıt ürünler) TGK Gıda İle Temas Eden Plastik Madde Ve Malzemeler Yönetmeliği’nde belirtilen kimyasal parametre limitlerine uygunluğunu da doğrulamak için akredite laboratuvarda migrasyon testleri yaptırmalıdır. Spesifik migrasyon testlerinin yapılma sebebi insan sağlığı açısından son derece tehlikeli (karaciğer ve böbreklerde ağır metallerin toplanması, kanserojenik etki, vb.) olduğu kanıtlanmış maddelerin ambalajdan gıdaya geçişinin tespit edilmesi yönünden çok büyük önem teşkil etmesidir. Spesifik migrasyon testlerindeki herhangi bir uygunsuz sonuç ürünün sağlık açısından tehlikeli olduğunun bir göstergesi olduğundan bu ürünlerin toplatılarak imha edilmesi gerekmektedir.

Avrupa ülkeleri ise kendi ülkelerine özel gıda ile temas eden maddelere ilişkin yönetmelikler ve bunlara bağlı daha detaylı analizler talep etmektedir. Bu ülkelerin istediği kimyasal parametreler ortak olabildiği gibi ülkelere göre değişiklik de gösterebilmektedir. Ancak ortak olarak kâğıtta optik beyazlatıcı tayini, mürekkep geçirgenliği tayini, antimikrobiyal madde tayini, MOH (Hidrokarbonlu Mineral Yağlar) tayini, PAH (Polisiklik Aromatik Hidrokarbon) tayini gibi daha detaylı analizler yapılmasını istemektedirler. 

2019 yılında Koronavirüs pandemisi ile beraber tek kullanımlık ürünlere ilginin artmasıyla Avrupa Birliği ülkeleri bu ürünlerin içerdiği plastik miktarını azaltmaya ve plastik içeren ürünleri tanımlamaya yönelik bir regülasyon çıkartıldı. 

2019/904 Tek Kullanımlık Plastik Ürünler (SUP-Single use plastic products) Direktifi ile plastik içeren ürünlerde kısıtlamalar getirmişlerdir. Ayrıca bu direktife bağlı (EU) 2020/2151 Tek Kullanımlık Plastik Ürünlere İlişkin İşaretleme Kuralları Regülasyonu ile plastik içeren ürünlerin bir sembol ile işaretlenmesi zorunlu kılınmıştır. Hijyenik ürünler, ıslak mendiller, sigara filtresi ürünleri ve içecek bardaklarına özel logolar tasarlamış ve ürünlerin üzerinde kullanılması zorunlu tutulmuştur. Ayrıca bu logo ile beraber ürünün satılacağı ülkenin yerel dili ile üründe plastik olduğunun da yazılması zorunludur.

Gıda ile temas eden madde sektöründe görülebilecek olan en yaygın sahtecilik yanlış beyandır. Örneğin, kâğıt veya plastik ambalajların geri dönüştürülmüş madde içermeden üretildiğinin söylenmesine rağmen içeriğinde ihtiva etmesi ya da benzer şekilde lisanslı olarak satılan ürünün içeriğinde lisanslı malzeme kullanılmamasıdır. Kâğıt bobinlerinde ise tonajı arttırmak için %6 - 6,5 olması istenen nem miktarının daha yüksek tutulması da sahteciliğe örnek olarak verilebilir.

Okunma Sayısı: 272